Kos 1912’ye kadar Osmanlı, 1948’e kadar İtalyan ve 2.dünya savaşının ardından da Yunan egemenliği altında yönetilmiştir. Türkler genelde adanın Platani(Germe) bölgesinde ikamet etmektedir ve bu bölge ünlü Türk restoranlarıyla nam salmıştır. Osmanlı döneminden kalan birçok camii, kütüphane ve hamam Kos Adası’nda hala ziyarete açık biçimde görülebilir.

Kos Adası’nın en büyük meydanında görebileceğiniz Defterdar Camii, adadaki en büyük camii olup ziyaretçilerini karşılamaktadır. “Modern tıbbın babası sayılan” Hipokrat’ın adası olarak bilinen Kos’ta, şehrin merkezinde bulunan Asklepion Sağlık Merkezi ve Hipokrat Ağacı turistlerin yoğun ilgisini çekmektedir. Rodos Şövalyeleri’nin 1315’te inşa ettikleri ve Bodrum Kalesi’nin bir benzeri olan ŞÖVALYE KALESİ de limanda sizleri karşılayan önemli bir eserdir. Tarihi Agora’nın (Pazar yeri) bitişiğindeki Eleftherias Meydanı’nındaki Defterdar Camii’nin yanında bulunan ve Yunan ile Roma uygarlıklarına ait eserlerin sergilendiği arkeoloji müzesi de mevcuttur. 

Sahilde keyifli bir gün geçirmek isterseniz Tigaki, Marmari, Kardamena, Kamari ve Kefalos; Kos Adası’nda güzel plajlarıyla öne çıkan bölgelerdir. Turistlerin akın ettiği, bembeyaz kumlarıyla ünlü “Paradise Beach” ise, görülmesi gereken bir plaj olarak akılda tutulmalıdır. Ada’da mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir diğer bölge ise ZİA. Dikaios dağının eteğinde yer alan Zia Köyü, Kos’ta manzara seyretmek için en iyi bölgedir. Günbatımı manzaralarıyla ünlü Zia tepesinden Kos sahillerini, Bodrum kıyılarını, Kalymnos ve Pserimos adalarını aynı anda seyredebilir, Ege’nin büyüleyici renklerine tanıklık ederken eşsiz manzara eşliğinde keyif yapabilirsiniz.